Monthly Archives: Mart 2021

ANA HAKK’TIR SEN BU SIRRA ERDİN Mİ — İbrahim ERGİN

Türkiye toplumunun eril, ataerkil bir dille yönetilmesi son 17 yıldır kadınların kamusal alandan dışlanmaları, özel alana sıkıştırılmaları ve eve hapsedilmeleriyle; eğitim, siyaset ve kamusal alanların kaybını da birlikte getirdi.

Eğitimde ki cinsiyet eşitsizliğinin nasıl pekiştirildiğini devletin bürokrasisini örümcek ağı gibi saran dini cemaatlerin kız çocuklarının rollerinin ev hanımı, anne, çocuk bakımı, mutfak ve yatak odasından ibaret olduğunu gösteren açık veya üstü örtülü mesajlar vermeleri, ders kitaplarında ki her buluşun, bilim kadınlarından hala bilim adamı olarak bahsetmeleri, bilimsel teorilerin, ekonomiyi yönetenlerin, devleti kuranların hepsinin erkek olduğu özellikle vurgulanır.

Kadınların iş hayatında yükselmesini dikey ayrışım ve cam tavan ve sızdıran boru hattı diye adlandırılan engellerle eril bölge olduğunun sürekli vurgulanması kadınlarımızın kanatlarının kesilmesine yol açmıştır.

Siyasi düşüncede kamusal alan ve özel alan ayrımı siyasetin salt erkeklerin işi olduğu kadınların biyolojik özellikleri aile içindeki rolleri ile siyasette olmalarını negatif olarak etkilemektedir.
Kadınların siyasete katılmalarını olumsuz yönde etkileyen kültürel ideolojik sebeplerdir. Kültürel değerler ve gelenekler erkekleri siyasi aktörler olarak onaylayıp, kadınları özel alanda ki çeşitli yükümlülüklere yöneltmektedirler. Siyasetin erkek işi olduğuna dair algı siyasete girecek kadınları yüreklendirmemektedir. Kadınların güncel durumları ve sosyo ekonomik anlamda dezavantajlı konumları da onların siyasete katılımını olumsuz yönde etkilemektedir. Siyaset için gerekli eğitim, para, profesyonel iş hayatı ve sosyal ağlar açısından kadınlar dezavantajlı nedeni ise ev içine hapsolan kadına yüklediğimiz sorumluluklar siyasi hayata girmesine engel teşkil eden ikinci ana sorundur.

Siyasi kurumların kadınların siyasete katılımını zorlaştırıcı ve siyasi kültür erkek egemen anlayışa hizmet etmektedir. Parlamento yapısı, seçim sistemi, kadın kotası Hukuk dili, soksak dili hepsi etkilidir.
Kadının eğitim ve siyasetin önündeki engellerin kalkması için toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin nedeni olan CEHALET in ortadan kaldırmalıyız. Bunun yolu ise kadın odaklı BİLİNÇ YÜKSELTME eğitimleri verilerek yeniden canlılık dinamizm katılmalıdır. Kadınların da erkeklerin sahip oldukları hakları özellikle de eşit eğitim olanaklarını kazandıklarında toplumdaki cinsiyet ayrımcılığı ortadan kalkacaktır. Burada pozitif ayrımcılık stratejileri uygulanarak fırsatların eşitliği yerine, sonuçların eşitliğini gözeten stratejiler uygulamak, kadın temsili açısından daha verimli sonuçlar alınacaktır. Bu yaklaşım ile kadını yasa yapıcı olarak siyasette daha etkin eğitim de belirleyici olarak görebileceğiz.

Ülkemizde kadınların cinsiyet ayrımı yapılmadan çalışmasından, üretmesinden yanayız. Ülkemizde kadınlarımızın tek başına evlerinde yaşamalarından, gülmesinden, rahatlıkla gezmesinden, özgür iradesini kullanarak bir kadının sosyal yaşamın 24 saatini kullanabilmesinden, gerici yobazların pis nefislerini dışarı çıkartamayacak kanunların çıkmasından yanayız. Bürokrasinin her aşamasında engeller olmadan yükselmesinden yanayız. Bir kadının eşinden ayrıldığında eşinin onu tapulu bir eşya gibi görmemesinden yanayız. Cadde de sokakta eşi tarafından bıçaklanan dövülen vurulan kadınlarımızın bu durumlara düşmeden düşürülmeden haklı talepleri olan korunma tedbirlerinin alınmasından, sığınma evlerinin yayğınlaşması ve caydırıcı cezaları verecek adaletten yanayız.

Alevi inancında Ana HAK’tır. Varoluşumuzun kaynağı yeryüzündeki cennetin en güçlü dinamiğidir. Analarımızın şahsında tüm emekçi kadınlarımızın günü kutlu olsun .
Aşk ile.